a

Savaşlar Çağı ve Ekolojik Mücadele

Artık dünyamız yeni bir aşamaya evriliyor.

Ve yeni dünya düzeninde 3.dünya savaşına kadar gidebilecek küresel mücadele; bana göre 3 ana başlık altında şekillenecek.

Bunlar; verimli ‘’tarımsal alanlar’’; bakir ‘’su kaynakları’’ ve ‘’ enerji rezervlerinin’’ elde edilme ihtimalleri gibi görünüyor.

Zira Corona virüs salgını ve bunun getirdiği ‘’güvenli gıdaya’’ yöneliş bunun ilk işaret fişeğiydi…

Arkamızı tarihe yaslayıp geçmişe dönüp baktığımızda bugün coğrafyamızın da içinde bulunduğu dünyanın en eski kadim topraklarında bölgesel mücadele ve savaşların nedeni olarak maalesef gerek 1.dünya savaşı gerekse 2.dünya savaşının çıkış sebebini oluşturan “sömürge düzeninin devletlerarası rekabete dönüştüğü” koşullar yer almaktadır.

Liderlerin kendi halkının geleceğini öncelikli olarak tanımlamaları geçmişte dünya halklarına tarifi imkânsız bir asimetrik savaş süreci yaşatmış, ortaya çıkan iki büyük savaş insanlığın telef olmasına neden olmuştur.

Misal Hitler, Almanya’yı 2.dünya savaşına hazırlarken Almanya’nın demografik nüfus değişiminin gelecekte halkının yaşamsal ihtiyaçlarını   depreşeceğini öngörmesi ve   doğabilecek ihtiyaca dair olası ihtimallerden yola çıkarak sömürge ve yayılmacılık politikasıyla askeri bir planlamaya gitmiş ve 2. dünya savaşı felaketinin fitilini ateşlemiştir.

“Ekolojik rekabetin” bir parçası olarak da tanımlanan o hadisenin izdüşümünü bugün konjonktürel ölçekte zorunlu olarak covid pandemisi ‘’ güvenli gıda’’ parolası ile tekrar akıllara getirdi.

Dünya 21.yy geldiğinde ihtiyaçların karşılanmasına yönelik “enerji rezervlerin sürekliliği” artık sınırlı…

Devletler, bu alarm veren ihtiyaçların giderilmesi için bu gün bir pay kapma yarışına girmiş durumda…

O zaman şu soru akla geliyor: “Sanayi ve teknolojik büyüme için alarm veren enerji ihtiyacı veya sürekli artan dünya nüfusunun ihtiyaçları karşısında tarım ve su gibi doğal ihtiyaç rezervleri nasıl ve nereden sağlanacak?”

Doğu Akdeniz’deki ‘’ mavi vatan’’ üzerine şekillenen rekabet bu izdüşümünün bir parçası…

Veya Suriye topraklarında formüle edilmeye çalışılan PYD/PKK terör devletinin teşekkül çabaları bunun bir parçası iken diğer parçası da yine bir terör devleti olan İsrail’in Davut koridoru üzerinden  arz-ı mevut yani vaat edilmiş topraklar stratejisiyle yine ekolojik mücadelenin bir  projeksiyonu bir diğer parçasıdır.

Bu durumda karşımıza ikincisi epeydir uygulamaya konulan iki farklı cevap ortaya çıkıyor:

Ya yeni bir dünya savaşı çıkarıp devletler olarak bu sürece müdahil olmak.

Ya da ülkeler ölçeğinde kullanılmaya elverişli ‘’terör örgütlerini mayın eşeği’’ gibi kullanarak onlara kontrol edebileceği bir alan açarken aynı zamanda bunlar aracılığı ile o coğrafyayı sömürürken kendi ülkesine kaynak koridoru teşekkül ettirerek kendi halkının refah sağlamak üzerine kurgulanmış bir senaryoyu vizyona sokması gerekiyor.

Şimdilik ikinci kurgu uygulanmaya çalışılıyor. Ancak bu süreç gelecekte birinci kurgunun olmayacağı anlamına gelmiyor.

Birinci dünya savaşı sonrası sömürge düzeni coğrafi değişimi esas alsa da ikinci dünya savaşının sonrasına bakıldığında güçlü devletlerin sömürü düzeni coğrafi değişimle değil, büyük ölçüde askeri gücün teşekkül ettirdiği” sert güç” ile zayıf devletleri kontrol altına almakla bazen de ‘’yumuşak güç‘’ ile kendi etki kapasitesi üzerinden  gerçekleştirilmeye çalışıldığını gördük.

Bugün Rusya’nın, Ukrayna’ya ait Kırım’ı ilhakını Ukrayna’nın doğu bölgelerini işgalini veya Doğu Akdeniz’in Suriye kıyısındaki hava üssü varlığını bundan ayrı düşünmemek gerekiyor.

Veya ABD’nin 61 yıllık BAAS rejimi Suriye’de yeni bir düzleme evrilse de veya Irak düzlemindeki varlığını coğrafi hakimiyete bağlı ekolojik rekabetten ayrı olarak değerlendirilmemesi gerekiyor.

Söylediğim gibi düne kadar ekolojik rekabetin en önemli unsuru dokunulmamış bakir coğrafyalardan ‘’ enerji rezervleri ‘’ elde sorunu iken, yeni dünya düzeninde geçmişte yaşadığımız pandemi salgınının getirdiği yeni güncellemelerle bu soruna artık ‘’ güvenli ve yeterli gıda’’ aynı zamanda ‘’ güvenli ve yeterli su ‘’ sorununu da eklemlemiş görünüyor

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Suriye’yi Artık Türkiye Dizayn Edecek…

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.