a

ABD, ORTADOĞU’DAN DEFOL !

ABD emperyalizmi, Başkan Trump ile daha keskin bir sürece evriliyor. Ve Trump ile birlikte orman kanununun işletildiği nobran bir kişiliğin despotizminin öne çıkacağı ‘’ distopik’’ bir döneme kapı aralıyoruz.

Dünya özellikle Ortadoğu coğrafyası, çok karmaşık sorunların iç içe geçtiği bir döneme giriyor. Dediğim dedik emir vaki konuşan istediğini karşısındakiler istemese de dayatan ‘’despotizmi referans alan’’ bir ABD başkanından bahsediyorum.

Bugün kendi coğrafyamızın da içinde bulunduğu dünyanın en eski kadim topraklarında, bölgesel mücadelenin ABD varlığı ile birlikte küresel mücadeleye evrildiği “sömürge düzeninin devletlerarası rekabete dönüştüğü” koşullara mesafe almaktadır.

Liderlerin kendi halkının geleceğini öncelikli olarak tanımlamaları geçmişte dünya halklarına tarifi imkânsız bir asimetrik bir sıcak savaş süreci yaşatmış, ortaya çıkan iki büyük savaş insanlığın telef olmasına neden olmuştu.

“Ekolojik rekabet” koşulları bugün de artık gündemimizde olan bir süreç olarak karşımızda duruyor.

ABD Başkanı Trump, bir taraftan Kanada’yı ABD’nin 51.eyaleti olarak görmek istediğini Başbakan Trudeau’ya iletirken diğer taraftan Panama ve Grönland’ı satın alarak ABD’nin kontrolünde devletler olarak görmek istediğini ifade ve ifşa etmiştir.

Ayrıca İsrail Başbakanı soykırımcı Netanyahu’ya gösterdiği Vip misafirperverlik sonrası birlikte düzenledikleri basın açıklamasında ‘’ Gazze’’ yi ilhak planını deşifre etmiş insanlığın sabır sınırını iyice aşmıştır. Trump’ın öteden beri düşündüğü Gazze’yi ilhakı belki bir emlakçı kimliğiyle olsa gerek yeni bir kent inşa ederek bölgenin Akdeniz sahil şeridine açılan cephesiyle ABD’nin kontrolünde iyi bir ‘’ Riviera’’ olacağını söylemesi niyetini açıkça ifşa etmiştir.

2003 ikinci Irak işgalinde kitle imha silahları kullanılıyor yalanıyla 1 milyon kişinin, Afganistan işgali ile yine 1 milyonun üzerinde insanın katledilmesinden sorumlu girdiği her yere kan ve gözyaşı götüren ikiyüzlü, onursuz ve kişiliksiz bir devletten bahsediyorum. ABD denilen bu devlet bugün Kuzey Suriye’de Türkiye sınırında bölgeyi istikrarsızlaştıracak ikinci İsrail oluşturmaya çalışmaktadır. Bu yeni oluşturulacak ikinci terör devleti, terör devleti İsrail’e ‘‘ Davut Koridoru’‘ güzergahı olarak yayılma stratejisi sağlayacak PKK/SDG’dir. Hangi taşı kaldırsanız altından ABD ve Siyonist efendisi İsrail çıkmaktadır.

Artık bu iki devletin yaptıklarının yanına kar kaldığı bu soysuz bu ahlaksız düzene başkaldırı gerekiyor. Güçlünün zayıfı ezdiği rezervlerine zorla çöktüğü sömürgeci düzene son vermek bu düzeni çöpe atmak gerekiyor.

BM başta diğer uluslararası örgütlerin işlevselliğini derdest eden ekonomik ve askeri güçleriyle dünyanın geri kalanının hak ve hukukunu görmezden gelen yapılanmalara son vermek, BM’nin BMGK ve alt örgütlenmeleri ve diğer uluslararası örgütlerin insanlığın gereksinimlerini karşılayacak şekilde adil, kapsayıcı ve oportünizmden sıyrılmış olarak restorasyona tabi tutulması hatta daha öte bu örgütlenmeler üzerinde sil başkan bir kabuk değişimi yeni bir inşa  gerekiyor.

Bunu kim yapacak derseniz bunu yapacak olan BM’ye kayıtlı 193 ülkenin yöneticileri ve gerektiğinde yönetimleri baskılayarak dize getirecek dünya halklarıdır.

ABD’nin bu hegemonik baskısını İsrail aparatıyla yapılmasını görmezden gelenlerin bir gün sıranın kendilerine de geleceğini İsrail’in ” arz-ı mevut” teopolitik saçmalığının habis bir kanser hücresi gibi kendi organizmalarına da yayılabileceğini varsayarak bu ikilinin distopik düzenlerine son vermelidirler.

Özellikle Ortadoğu ülkeleri başta İran Şii yayılmacılığını bırakıp kendi içine kendi halkına dönerek Türkiye, Suudi Arabistan, Mısır, Irak, Ürdün, Lübnan, Katar, yeni Suriye yönetimi ve Afrika ülkeleri; ABD emperyalizmine ve İsrail Siyonizm’ine karşı birleşerek bölge geleceği için askeri ve siyasi güç birliği inşa etmeli bunun temelleri bir an önce atılmalıdır.

Bugün dünyanın hegemonik gücü her ne kadar ABD gibi görünse de asıl hegemonik güç; uluslararası örgütlenmeleri, ülkelerin yönetim ve parlamentolarını, dünyanın finansal sistemini ve medya gücünü elinde tutan Siyonist İsrail’dir.

Artık Ortadoğu ve Afrika coğrafyasının ve özellikle Müslüman ülkelerin uyanması, ABD’yi ve gelmiş geçmiş tüm başkanları kendi kontrolünde tutan İsrail’e ve Trump’la birlikte yeniden dönen hegemonik ABD yayılmacılığına karşı zaman kaybetmeden saflarını sıklaştırmalıdırlar.

Bu yapılmadığı takdirde dünyanın yeni bir ‘’ distopik bir dünya düzenine ‘’ kapı aralayacağı güçlünün zayıfı ezdiği öteki görülen devletlerin hak ve hukuklarının çiğnendiği şiddetli bir siyasal kasırganın sadece Ortadoğu ve Afrika bölgesini değil tüm dünyayı önüne kattığı bir sürecin beklediği unutulmamalıdır.

Görünen o ki Trump, uyguladığı maksimalist politikalarla ABD’yi ya ihya edecek yada imha edecek…

 

 

 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

TEVAZU; KİBRİN PANZEHİRİDİR!

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.