a

CHP Lideri Özel’e Tavsiyem; İmamoğlu Üzerine Sifonu Çekin Gitsin!

Ana muhalefet CHP’nin en büyük sorunu, gerçek bir liderlik biyografisine bir türlü ulaşılamama şanssızlığıdır.

Tek başına iktidarı yakalayamama gerçekliği de tamda burada yatıyor.

Zira partiye yön veren istikamet çizen kısacası siyaseti ve beraber yürüyeceği siyasileri feraseti veya basireti ile köşe taşları olarak yerli yerine oturtan liderlerdir.

Basiret, geleceği öngörebilmektir.  Basiret sahibi olabilmek “liderliğe” ihtiyaç duyar.

İyi bir liderlik ise donanım ile gelişir. Donanım ise “bilgiye, tecrübeye ve cesarete” muhtaçtır. İşte bu niteliklere sahip olduğunuz ölçüde öngörünüz gelişir ve liderlik profiliniz belirginleşir.

Yoksa siyasal hamaset üzerinden bir yerlere gelebilme çabalarına yönelik sığ politikalar, lider olma güzergahında halkla uzun soluklu bir birliktelik ciddi ve kalıcı bir muhabbet üretemediği gibi lider-seçmen ilişkisinde uzun vadeli bir fedakârlık gönülden bir birliktelik ilişkisi inşa edemez.

Elbette liderlikte fiziksel özellikler boy pos çekicilik önemlidir. Ancak liderlerin fiziksel özellikleri yani boyu posu, çekiciliği, gençliği veya ağzının laf yapması politikada bir yere kadardır.

Bir yerden sonra seçmen, politikacıdan samimiyet, ahlak, dürüstlük ve yaşam konforunu daha ileriye taşıyacak hizmetler bekler. İşte bu yapıldığı an halkla politikacı arasında ciddi bir gönül bağı kurulmuş olur.

Halk ona her şeyiyle inanır. Gelinen bu durum halk olarak gönülden sahiplenildiğinde zaten her şey bitmiş, yürünecek mesafe alınacak yolda her şey sağlam ve bağlılık zeminine oturmuş demektir.

Tabi bunlar birdenbire olmaz. Belli şeyleri paylaşmak iyi kötü günleri birlikte yaşamak birlikte aşmakla olur tüm bunlar. Tüm bunları elde etmenin diğer yolu da halkın gerçeklerini görebilmek gelecek perspektiflerini öngörebilmekle mümkündür.

Yukarıda ifade ettiğim üzere iyi bir politikacı olabilmek geleceği öngörebilmek ona göre gerçekçi politikalar üretmekle eş değerdir.

Şimdi soruyorum ana muhalefet CHP’ye merhum Ecevit’i bir tarafa koyarsak bu niteliklerde kaç politikacıya sahip oldu?

Önceki genel başkan Kılıçdaroğlu, için CHP gömleği büyük geldi. Ülkenin en kadim partisi CHP’nin ağırlığını taşıyamadı.

Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile uğraşmaktan partinin gelecek stratejisi için toplumsal politikalar üretemedi. Yalanlarla iftiralarla sonuç alırım onu al aşağı ederim diye düşündü ancak seçmen bunu gördü bu tür siyasete prim vermedi.

Bunlar politik yetersizliğin bir sonucuydu. Politika, toplumsal hizmetler üretim alanıdır. Bir şeyler üretip topluma sunmazsanız uzun vadede tutunamazsınız. Alengirli yollarla tutunmaya çalışırsınız ancak evdeki hesap çarşıya uymaz. Gün gelir başka bir alengirli hesap sizi devre dışı bırakır.

İmamoğlu’na gelirsek Kılıçdaroğlu’ndan çok daha sığ ve vasıfsız toplumla ilgili samimi bir hizmet iştahı olmayan sıradan bir figür aslında. Babasının para gücünü kullanarak dalavere işlerle hormonal olarak büyüyen böyle sığ bir şahsiyetin bu kadar öne çıkıyor olması hem merhum Kemal Sunal’ın ” Zübük” filminde olduğu gibi traji komik filmlik bir hikaye hem de üniversitelerde ” bir partinin kaht-ı rical yani siyaset adamı yetersizliği ile ne hale geldiği yönünde tez konusu olacak bir gerçeklik aslında.

Henüz kişiliği oturmamış ergen bir çocuk misali kendisine tevdi edilen görevin farkında olma bilincinde olmayan ve İstanbul’u birkaç butik hizmet dışında büyük projelerle buluşturamayan birisinin bir de ülkenin başına cumhurbaşkanı olarak getirildiğini bir düşünün.

Bu, ülkenin felaketi olur. Mevcut koşullarda artık çok zor olsa da asıl tehlikenin CHP’ye yönelik olduğunu düşünüyorum.

Zira Cumhurbaşkanı adayı olamayan bu şahsiyet büyük ihtimal gelecekte CHP’nin başına geçecek. Ve CHP böyle sıradan sığ bir siyasal figürle daha yıllarca sürecek ‘’ fetret devrinin’’ kapısını aralamış olacak. İktidarı zorlaması gereken bir ana muhalefete ihtiyaç duyulduğu için bunu söylüyorum. Yoksa iktidar, İmamoğlu gibi minyatür bir figürü mumla arasa bulamaz.

İşte sebeple İmamoğlu’na göre çok daha yetenekli bulduğum ve liderliğini pekiştirdiğini ve önümüzdeki seçimlerde kendisinin CHP’nin mutlak adayı olarak düşündüğüm Özgür Özel’e tavsiyem; hayatı hülle diplomadan tutunda Beylikdüzü’nde başlayıp İBB’ye taşıdığı yolsuzluk düzeneğiyle öne çıkan hayatı dalavereyle gelmiş geçmiş ‘’ İmamoğlu üzerine sifonu çekin gitsin!”

Hem de sifonu öyle bir çekin ki ileride hem ülkenin hem de CHP’nin başına yeniden bela olmasın.

 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

AK Parti Teşkilatları Neyi Bekliyorsunuz?

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.