KENDİNİZE İNANIN!

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2200 yıllık bir geçmişe sahip bu millet; ekonomik, siyasi, kültürel manada ülke olarak aralıksız batı tarafından dışlanılarak kategorize edilmiş ayrıştırılarak itibarsızlaştırılmaya hadım edilmeye çalışılmış.

Ve 2200 yıl sonra bugün bile bu itibarsızlaştırma çabası ara vermeden hala devam ediyor.

Türkiye’nin Avusturya’yı 2-1 yendiği maçta iki golün sahibi milli futbolcumuz Merih Demiral gol sevincini ‘’ BOZKURT’’ işareti yaparak kutluyor.

Bu Bozkurt işareti UEFA’yı öyle çok korkutmuş Almanya’ya Türkiye’yi şampiyonluktan elemine etmek için öyle bir bahane yaratmış olacak ki Türk’ün sembolü bu simge Avrupa şampiyonasına ev sahipliği yapan ülke olan Almanya’da yasak olmamasına rağmen ‘’ ırkçılık’’ kategorisine sokularak Merih Demiral’a 2 maç men cezası veriliyor.

Merih Demiral’dan savunma alınmadan verilen bu ceza UEFA için tam bir skandal olarak tarihe geçecek.

Oysa Bozkurt, Türk kültüründe Uygurların ‘’ Türeyiş Destanında’’, Göktürklerin ‘’ Ergenekon Destanında’’ adı geçen yol gösterici yönüyle Türk’ü esenliğe çıkaran simgesel güçlü bir manaya karşılık gelir.

Ülkü ocakları bu simgeyi ocak bayrağı için sembol yapmış olsa da Bozkurt bir bayrağa sığmayacak bir bayrağa sembol olmaktan çok öte çok daha büyük bir mana taşır.

Merih Demiral’ın Bozkurt selamının sonuçları ne olabilir derseniz bunun bir çok sonuçları olacak.

Mesela Batının kokuşmuş ikiyüzlü düzeninin spor ayağı olan UEFA, bu vaka ile aslında büyük bir yanlışa imza atarak siyasi cephe olarak ikiye bölünmüş kolay kolay bir araya gelemeyen 86 milyonu bir araya getirerek Hollanda’yı çiğnemeden yutacak kıvama getirirken Türkiye’nin ekmeğine yağ sürmüş olacak.

İşte bu haksızlık ve hukuksuzluk karşısında yarınki Türkiye-Hollanda maçında Merih Demiral olmayacak ancak sahada kazanmayı şiar edinmiş 11 Merih Demiral’a zemin hazırlamış olacak.

50 bin Türk, 75 bin kişilik Berlin stadyumunda milli takımın arkasında yer almasına motivasyon sağlayarak bir sinerji yaratmış olacak.

A Milli Takım teknik direktörü Montella’nın davetine kayıtsız kalan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ikiyüzlülük karşısında diplomasi trafiğini askıya alarak Azerbaycan’daki diplomasi trafiğini yardımcısı Cevdet Yılmaz’a devrederek yarınki Türkiye-Hollanda maçı için Berlin stadyumunun tribününde yer alacak olmasına kapı aralayacak.

Nasıl Rusya’nın ulusal sembolü Ayı, Fransa’nın sembolü Horoz, İngilizlerin sembolü Aslan, Almanların sembolü Kartal ise Bozkurt’ta artık bu saatten sonra sadece ülkü ocaklarının değil Türkiye’nin ulusal sembolü olarak anılacak ileride resmiyet kazanmış olacak.

Bu millet var olduğunu bildiği potansiyelini kullanmada ruh, zihin ve fikir gücünün dış ve iç odaklar tarafından kuşatıldığının artık farkındadır. İşte bunun farkında olan bir millet sıfatıyla bu kuşatılmışlığı birçok alanda kırdık. Artık sırada Türk futbolunun zincirlerini kırma futbolda özgüveni kazanma öğrenilmiş çaresizlikten daha öteye kanıksanmış çaresizliğimize son verecek yeni bir merhaleye geçeceğimiz yeni bir zemine yeni bir cepheye kapı aralamış olacak.

Batı, bu çifte standardı ile bugün yeni bir konsepte evrilen Türk futbolunun doğumuna şahitlik edecek.

Buradan sahada olacak 11 futbolcumuz başta olmak üzere 86 milyona sesleniyorum.

Siz Türk milletisiniz… Buralara Gürcistan, Çekya ve Avusturya’yı eze eze geldiniz!  Yine başarabilirsiniz.

Yeter ki kendinize inanın!